Kalınbağırsağımızda beş yüzü aşkın bakteri bulunur. Sağlıklı bir bağırsakta bu bakteriler sindirimi tamamlar ve hastalık yapıcı diğer bakterileri yok eder. Ayrıca temel vitaminleri, hormonları, enzimleri ve aminoasitleri üretirler. Çok fazla miktarda hayvansal protein tüketimi kalınbağırsakta süreli bozulma ve kokuşmaya sebep olur ve sonuçta metan gazı açığa çıkar. Bu zehirli gaz, B vitamini üreten ve bedenimizi kanserli hücreler üretmekten alıkoyan bakterilerin yok olmasına neden olur.
Doğa bizi sağlam bir bağışıklık sistemi ile donatmıştır. Kalınbağırsak bu sistemin önemli bir parçasıdır. Kalınbağırsağın her bölümü bedenimizdeki belli bir organı harekete geçirir. Eğer kalınbağırsağımız sağlıklı ise hiçbir hastalık bizi tehdit edemez. Ancak eğer kalınbağırsağımızda sağlıksız birikintiler varsa veya mikro florası dengesizse sağlığımız tehlikede demektir.
Sağlıksız kalınbağırsağın bazı dış belirtileri
- Şişkinlik, kabızlık, gaz
- Dişlerde siyah lekeler
- Dilde gri, beyaz veya sarımsı lekelenme
- Deride siğil ve çiller
Bedenimizdeki yedi temizleme sistemi
Bedenimizde sümüksü maddeleri ve diğer toksikleri temizlemekten sorumlu yedi sistem bulunur.
- Kalınbağırsak
- Karaciğer
- Böbrekler
- Yağ dokusu
- Kaslar ve tendonlar
- Burun, Kulaklar ve gözler
- Akciğerler ve deri
Bedenimizdeki bu sistemlerden biri işini yapamaz hale geldiği zaman sıradaki sistem çalışır. Örneğin karaciğer ve kalınbağırsak temizleme işlemini tam olarak yerine getiremezlerse burun, gözler, deri ve akciğerler bağlantılı sistemler işi devir alır. Sonuçta sivilceler, egzama, alerjiler, burun akıntısı, zaman zaman akciğerlerden öksürükle gelen balgam ve gözlerde çapaklanma oluşur.
Bu gibi durumlarda insanlar burun damlaları kullanır, gözlerine kompres yapar veya derilerine merhemler sürerler. Bütün bu önlemler yalnızca belirtilere karşı savaştır. Tedavi genellikle uzun, pahalı ve etkisizdir.
“Her hastalığın kendi nedeni vardır ve nedenler hiçbir ilaçla ortadan kaldırılamaz” Hipokrat
İlaçlar veya hastane bakımı kalınbağırsağımızın kirlenmesine neden olan kötü alışkanlıklarımızdan bizi kurtaramaz.
Bedenimizin içsel temizleme sistemini yakından inceleyecek olursak çoğu zaman son derece kötü durumda olduklarını keşfederiz.
- Kalınbağırsağımız öylesine kirlenmiştir ki, kanımız kalınbağırsaktan yararlı maddelerden ziyade pislik özümser.
- Karaciğer ve safra kesesi taşlarla, kolesterol ile ve koyu yeşil safra ile öylesine dolmuştur ki kandan toksinleri filtreleme işlevi sekteye uğramıştır.
- Böbrekler işlevlerini yerine getiremezler çünkü taş ve kumlar ile dolmuştur.
- Kemik ve eklemlerdeki tuzlu birikintiler, boyun. Kollar ve dizlerin her hareketinde ağrıya neden olur. Eklemler olağan konumlarına gelirken çatır, çutur diye sesler çıkarır.
Bedenimizde bu denli, içsel kirlilik varken kendimizi nasıl sağlıklı hissetmeyi umabiliriz?
Bedenimizin kendi kendini temizleme görevini yerine getirebilmesi içsel kirlenmenin derecesine bağlıdır.
Bedenin içsel kirlenme dereceleri
- Derece –Beden sağlıklı görünmesine rağmen sürekli yorgun hissetme
- Derece- Başta ve kemiklerde ağrı
- Derece- Çeşitli türden alerjiler
- Derece- Kistler, kitleler, taşlar ve şişmanlık
- Derece- İç organlarda, kemiklerde ve eklemlerde şekil bozuklukları
- Derece- Sinir sistemi rahatsızlıkları
- Derece- Hücre ve organlarda sonuçta kansere yol açan sonuçlar ortaya çıkar
Bedenimizdeki içsel kirlenmenin derecesini bu belirtilere bakarak tahmin edebilirsiniz. Eğer ikinci ve üçüncü dereceden belirtiler fark ediyorsanız kaybedecek zamanınız yok demektir. Mümkün olduğu kadar çabuk bir şekilde tam bir beden temizliği sağlamak için gerekli işlemleri bir uzman eşliğinde hemen yapmalısınız. Tam bir metabolizma arındırma işlemine kişiye özel bir program ile uzman danışmanlığında acil olarak başlamalısınız.
25.11.2019
Sabri Kaya